Dünyanın Önde Gelen Haberleri ve Ansiklopedisi
Slimfit
  1. TARİH

Ermeni lobisi - Azerbaycan ve Türkiye'ye karşı 870 kadar örgüt

Ermeni lobisi - Azerbaycan ve Türkiye'ye karşı 870 kadar örgüt
Sakura

Ermeni lobisi - Azerbaycan ve Türkiye'ye karşı 870 kadar örgüt

Bu lobi Ermeni diasporasının, Ermenistan ve Dağlık Karabağ bölücülerin çıkarlarını korumak için uğraşmaktadır. Ermeni lobisi kendi politik amaçlarını ABD, Arjantin, Etiyopya, Uruguay, Lübnan, İran, Rusya, Suriye, Fransa, Belçika, İspanya, Portekiz, Romanya, Bulgaristan, Yunanistan, Kıbrıs gibi ülkelerde gerçekleştirmektedir. Sadece ABD'de Ermeni lobisi 23 gazete ve dergiye, yayın evlerine, radyo ve televizyon kurumlarına sahiptir. Bugün Erivan her yıl ortalama ABD'den 200 milyon dolara yakın karşılıksız yardım almaktar. Zbigniew Brzezinski'nin söylediklerine gore, Ermeni lobisi ABD'de en etkili etnik lobbilerden birisidir.

1820 yılında Osmanlı İmparatorluğu'na gelen misyonerler kendilerinin genel faaliyet alanları olarak Ermeni topluluğunu tercih ediyorlardı. Kimi Ermeniler eğitim almak için ABD'ye gidiyorlardı ve orada devamlı kalıyorlardı. 1830 yılında ABD devletiyle Osmanlı İmparatorluğu arasında ilk ticaret anlaşması yapıldı, ticari işlemler sırasında amerikanlılar Ermenileri aracılar olarak kullanıyorlardı. 1890-1900 yılları arasında 12 bine yakın Ermeni ABD'ye göçetti, bu dönemden sonra ABD'de Ermeni partileri faaliyetlerini aktivleştirdi. İlk zamanlar Ermeni lobisi Ermeni siyasi partilerinin çevresinde gelişiyor, onlar sırayla sosyal ve dini kurumların oluşturulmasında önemli rol oynuyorlardı. Şimdi ABD'de herhangi bir partinin, kurumun veya derneğin üyesi olmayan Ermeni`ye çok ender olarak rastlanmaktadır.

XIX yüzyılın sonu XX yüzyılın başlarında, önde gelen Ermeni siyasi partilerinin oluşum tarihleri olarak bilinmektedir.

1887 yılında "Hnçak" partisi.

1890 yılında "Ermeni Devrim federasyonu" Taşnaksütyun.

1921 yılında Ermeni liberal demokrat partisi "Ramkavar" (Mısır).

Ermeni İlerleme Ligi (ABD).

Bu partilerin arasında olan ideolojik ve siyasi farklılık 1918 yılında Ermenistan Cumhuriyeti`nin oluşması ve 1920 yılında onun son bulmasıyla iyice derinleşti. Oluşan iki kampta Taşnaksütyun Sovyetler Birliği`ne ve komünistlere karşı çıkıyor, diğerleriyse Taşnaksütyun`a karşı çıkarak, aynı zamanda Sovyetler Birliği`ni destekliyorlardı.

Bu farklılık lobinin dini hayatını da etkiledi. Dini alanda olan çatışmada bardağı taşıran son damla 1933 yılında Taşnaklar`ın Başpiskopos Turya`nı kilisede öldürülmeleri oldu. Bu olaydan sonra Ermeni Apostolik Kilisesi parçalandı. Taşnaksütyun Amerika Ulusal Ermeni Kilisesi`ni yarattı (1957 yılından Lübnan'da bulunan Kilikya katalikosluğunun bünyesindedir), mevcut olan 15 Apostolik Kilisesi'nden 12'si Sovyet Ermenistanı`nda bulunan Eçmiadzin`de kaldı.

Lobideki bölünme bir takım sosyal kurumlarda da parçalanmağa neden oldu. Bununla beraber ABD'nin iç ve dış politikasına etkisini gösteren Ermeni lobisi etkinliğini asla kaybetmedi.

Ermeniler kendi siyasi lobbilerini oluşturuncaya kadar, Ermeni meseleleriyle uğraşan kişilerin büyük çoğunluğu milliyetce Ermeni olmayan kişilerdi, bunlar çoğu zaman çeşitli dinsel, evrensel, misyoner kuruluşlarının üyeleri ve bölgede özel olarak görev yapan büyükelçilerdi.

1924 yılında Ermeniler ABD Kongresi'ne ilk karar taslağı sundular, bu kararda Osmanlı Ermenilerin kitlesel cinayetle suçlanıyordu. Birinci dünya savaşından sonra Ermeni diasporasının temel faaliyetleri ABD ile Türkiye Cumhuriyeti arasında ekonomik ve siyasi ilişkilerin kurulmasının engellemektir. Bu işle göre Ermenilerin yarattığı "Lozan Anlaşması'na karşı komite" (American Committee opposed to the Lausanne Treaty) uğraşıyordu. Komiteye Amerika Ermenileri ile birlikte, dini liderler, hayır kurumlarının üyeleri ve Kongre üyeleri dahil. Bu komite ABD Senatosu'nda belli başarıya ulaşmak olsa da, ABD Devlet Bakanlığı, 1927 yılında Türkiye ile diplomatik ilişkiler kurdu, Senato ise bir yıl sonra yani 1928 yılında bu adımı tesdiqiqledi.

Ayrıca Ermeni örgütleri, Ermenilerin ABD - a MÜHACİRETİ için de çaba gösteriyorlardı. 1927- yılında Djonson-Reed Göçmenlik yasası kabul edildi, bu hareket Amerika'ya göç kvotalarını tenzimleyirdi, Amerika Ermenileri ve Ermeni kuruluşlar Ermenilerin mülteci olarak kabul edilmesini ve ABD topraklarına kolayca qelmesi için çaba gösteriyorlardı.

İkinci dünya savaşından sonra, "Evsiz Ermeniler üzere amerikan ulusal komitesi" (American National Committee for Homeless Armenians - ANCHA) benzer tedbirlere el atıyor ve 25000 Ermeni'nin ABD'ye MÜHACİRETİ için ortam yaratır.

Ermeni diasporasının siyasi faaliyetlerinin önemli aşamalarından biri de, 1970-1980 yıllarında Ermeni milliyetçilerinin terör faaliyetlerinin maliyyeleşdirmekden ve beraat kazandırmaktır ibaretti. Bu teröristlerin amacı uydurma Ermeni soykırımının Türkiye ve dünya kamuoyu tarafından tanınmasına ulaşmak idi.

Daşnaksutunla sıkı bağlı olan iki grup ASALA ve Ermeni devrim ordusu Türk diplomatlarını katleder, patlamalar töredirdi, git gide terör çalıştırarak onlar toplu cinayetler ve daha kapsamlı terör eylemleri yapmaya başlıyorlardı. Listelenen yöntemlerden başka Ermeniler Washington'da etki grupları da yaratmaya elde oluyorlardı.

Daşnaksütun kendisinin ilk lobbist grubu gibi "Ermenistan bağımsızlığına destek üzere Amerikan komitesi" ni (American Committee for the Independence of Armenia - ACIA) düşünün, bu komite 1918 yılında kurulmuştur.

1972 yılında diasporanın Daşnaksütuna karşı çıkan nüfuzlu üyeleri "Amerika'nın Ermeni Asamblesi" nı (Armenian Assembly of America - AAA) kurmuşlardır. Bu amaçla diasporanın zengin temsilcilerinin maliyesi de ilgi. Asambleyanın kurucuları George Washington Üniversitesi Ermeni asıllı iki Profesörü olarak kabul edilir, bunlar Steven Muqar (Stephen Mugar) ve Hirayir Hovanyandır (Hirair Hovnanian). Şu anda "Amerika Ermenileri ulusal komitesi" ve "Amerika'nın Ermeni Asamblesi" ayrı ayrı çalışır.

Ermeni lobisinin temel amaçları

Sözde Ermeni soykırımını tanıtmak.

Ermeni diasporasının siyasi süreçlerde iştrakını sağlamak.

ABD Ermenistan ilişkilerinin güçlendirilmesi.

Ermenistan ve Dağlık Karabağ Separatçıların destek elde etmek.

Ermeni diasporasının işine olarak ABD - ABD'nin dış politikasına etki etmek.

Organizasyon yapısı ve çalışma yöntemleri

Amerikan Ermenileri milli komitesi Amerikan Ermeni assambeyasına oranla daha çok temsilcilik ve ofis ağına sahiptir. Her iki kurumun konut gerargahları Washington'da bulunmaktadır ayrıca onlar Erivan'da ve Hankendi'nde de ofislere sahiptir. AEMK ABD - ABD'nin 25 eyaletinde 45 şube sahip olmakla beraber iki bölgesel ofise sahiptir, bunlar Batı'da Qlendeyl (Kaliforniya) ve Doğu'da Utertaun (Massachusetts) şehirlerinde bulunan ofislerdi. Bu örgütün Fransa'da, İngiltere'de, ve İtalya'da da temsilcileri bulunuyor, bir süredir AEMK Avrupa Birliği nezdinde nümayendeye de sahiptir.

Ermeni Asamblesi konut gerargahdan dışında, Beverly Xillzde (Kaliforniya) bölgesel ofise sahiptir, ayrıca Kembridjde "Ermeni ağacı" projesi ile uğraşan küçük ofis ve New York'ta BM ile ilgili konularla ilgilenen ofis faaliyet gösteriyor.

Amerika'nın Ermeni Asamblesi kendisinde 10000 üyesi birleştirerek üç milyon beş yüz bin dolarlık yıllık bütçeye sahiptir. Her iki kurum çeşitli gençlik yayın organların ve kurumların kurucusu. AEMK aylık "Zagafgazye kronoloqiya" dergisini de yayınlamaktadır, ayrıca, "Hairenik" ve "Armenian weekly" gazeteleriyle yakın ilişkilere sahiptir. Daşnaksütyun haftalık "Azbarez" dergisinin yayın eder.

Ermeni Asamblesi "Massis Weekly", "Armenian Liberty", "Snark New Agency" ve "Armenian News" gibi enformasyon kuruluşlarıyla yakın ilişkilere sahiptir.

1982 yılında Cambridge`de Zoryan Enstitüsü (Zoryan Institute) kurulmuştur, bu enstitü Ermenistan'ın, Ermeni diasporasının ve sözde soykırımın tetkikiyle uğraşmaktadır.

1997 yılında Ermeni Asamblesi sözde soykırımı daha iyi tetkik ve tebliğ etmek amacıyla sanal otamda “Ermeni milli Enstitüsü" (Armenian National Institute) sitesini oluşturdu. Enstitü "Soykırımın ansiklopedisi”ni hazırlamaktadır. Ermeni Asamblesi "Ermeni meselesini" gündemde tutmak için 4 halkla ilişkiler şirketiyle anlaşmıştır. Ermeni gençlerini birleştirmek için AEMK ve Ermeni Asamblesi 1933 yılında kurulan, "Ermeni gençlerinin federasyonu"yla yoğun ilişkilere sahiptir ve bunları desteklemektedir. Federasyon olimpiyatlar, tarih dersleri, dil kursları organize etmekle, ayrıca federasyon "Hayastan" denen yaz kampına sahiptir, bu kamp AEMK- nin eski başkanı Murad Topalyan tarafından terör eylemlerinin hazırlanması ve teröristlerin eğitilmesi amacıyla kullanmıştır.

Devlet organlarına etki

1995 yılında ABD Kongresinde Ermeni konularında iki partili kongresmen grubu oluşturulmuştur (Armenian Caucus). Grubu demokrat Frank Pallone ve Cumhuriyetçi Edward Porter tahsis etmiş, daha sonraysa Porter'ın yerini Co Nollenberq almıştır. Bu grubun faaliyetleri Ermenistan'ın ve Ermeni diasporasının çıkarlarını yansıtan bir takım belgelerin Kongre`nin gündemine getirilmesinden ve Kabul edilmesi için çaba sarfetmekten ibarettir. Grubun üyesi olan bir çok kongressmen 1992 yılında Azerbaycan'a ABD yardımını yasaklayan Özgürlük Belgesi`ne 907. değişikliğin lehine oy vermiş insanlardır. Kongre`deki gruptan başka Demokrat partisinde Ermeni konseyi (Armenian-American Democratic Leadership Council) ve Cumhuriyetçiler partisinde Ermeni konseyi (Armenian-American Republican Council) mevcuttur.

ABD yasama organlarında birkaç güçlü lobbist Ermeni meselesiyle ilgili şahıs konumundadır, onlardan en ünlüsü Senato'nun finans komitesinin eski başkanı Robert Doula`dır. Bu kişi yıllardır boyu Ermeni meselelerinin kongrede ve senatoda kendine yer bulması için çalışmış, 2001 yılında AEMK ona çabalarını ödüllendirmiştir. Ayrıca, Ermeni lobbistleri dış politikanın finansmanı üzere alt komitenin başkanı senatör Mitche Mckonel`in kendi taraflarına çekilmesi işinde büyük başarıya ulaşmışlardır. 5 yıl içinde ABD'de yaşayan Ermeniler Mckonel`a ve onun temsil ettiği eyalette çalışan cumhuriyetçiler partisinin il başkanlığına 200.000 dolar destek sağlamışlardır, ayrıca Ermeni diasporası Mckonel`in liderliğindeki Cumhuriyetçi senatörlerin yeniden seçilmesi üzere komiteye de bir hayli para harcamışlardır.

Listelenen grupların temel amacı şunlardır:

Ermeni soykırımının ABD hükümeti tarafından tanınması.

Dağlık Karabağ Cumhuriyeti'nin tanınması ve ona yardımın ayrılması.

907. değişikliğin ortadan kaldırılmaması.

Ermenistan'a ABD tarafından destek sağlanması.

Türkiye'ye modern silah satışının önlenmesi.

Bakü-Tiflis-Ceyhan projesine karşı mücadele.

Sözde soykırımın tanınması

Gerek Amerika Ermenileri Ulusal Komitesi, gerekse de Amerika Ermeni Asamblesi Ermeni soykırımının tanınmasının kendisinin başlıca görevi olduğunu beyan etmekter. Ayrıca AEUK Türkiye'ye karşı toprak iddiaları ileri sürüyor ve Türk hükümetinden tazminat talep ediyor. 1982- yılından itibaren her iki grup Ermeni soykırımının tanınması ve 24 Nisan soykırım kurbanlarını anma günü ilan edilmesi için mücadele vermektedir.

AEUK`nin bu konuda seçtiği çalışma yöntemi bu düşüncenin ABD yasama organlarında ileri sürmekten başka, Amerika'nın çeşitli şehir ve eyaletlerinde sözde soykırımı tanıttırmak ve yerel yaşama onu kabul ettirmeğe çalışmaktan ibarettir.

Bugüne kadar 40'dan fazla şehir ve eyalet sözde soykırımı tanımıştır. Sözde soykırımın tanınması yönünde başka ülkelerde de çalışmalar sürdürülmektedir, Ermeni lobisi bu yolla ABD`ye baskı yapmak istemektedir. Diğer ülkelerde Ermeni lobisi bu yönde ciddi başarılara ulaşmıştır. Bu ülkeler Fransa, İtalya, İngiltere, Yunanistan, Belçika, Hollanda, İsveç, Lübnan, Rusya, Kıbrıs, Kanada ve Аrjantindir. Ermeniler bu yönde Avrupa Birliği`nin organları, ayrıca BM ve Avrupa Parlamentosu'nda çeşitli çalışmalar yapıyorlar. AEUK Türkiye'nin AB'ye üyelik konusunu bu ülkenin sözde Ermeni soykırımını tanıttırılmasıyla kapatmaya çalışıyor, İsrail devletini ise Türkiye ile işbirliği yaptığına göre eleştiriyor.

Sözde soykırımın tanınması yönünde Ermeni Kurulu da belli işler yapıyor. Öyle ki, kongre üyeleri arasında yaptıkları işten onlar, soykırımın tanıttırılmasıyla uğraşan "Ermeni Ulusal Enstitüsü" mali destek sağlamaktadır. 2000 yılında "Ermeni Ulusal Enstitüsü" "Ermeni soykırımına Ermeni cevabı" isimli konferans düzenlenmiştir, bu konferansta bir dizi akademisyen ve tarihgbilimcilerle beraber, holocaust memorial müzesinin temsilcileri de orada hazır bulunmuşlardır. Ayrıca Ulusal Enstitütü orta okullarda Ermeni soykırımı konusunda kursların açılmasını ve bu konunun ders olarask okutulmasını öneriyor. 2000 yılında "Ermeni Ulusal Enstitüsü" Washington'un merkezinde "Ermeni soykırımının" müzesinin inşaatına başlamıştır.

1915-1923 yıllarında Osmanlı İmparatorluğu tarafından güya işlenmiş facianın uluslararası kamuoyu tarafından "soykırım" olarak tanınması Ermenistan'ın lobbici kuruluşlarının Atlantik'in her iki tarafında önemli faaliyetlerinden birisidir.

ABD'de lobicilik Amerikalı Ermenilerin Kongresi çerçevesinde ABD kongresmenlerine hem Senato'da, hem de Temsilciler Meclisi'nde doğrudan baskı uygulamaktan ibarettir. Senatör Robert Menendez ve Mark Kirk AEUK tarafından desteklenen iki kongresmendirler ve ABD hükümetine karar kabul edilmesi için baskı gösteriyorlar. 2007 yılında bu karar ayrıca ABD Temsilciler Meclisi eski sözcüsü Nancy Pelosi ve ABD Temsilciler Meclisi California'da bulunan üyesi Adam Schiff tarafından onaylanmıştır. Adam Ermeni lobbiçiliğinin baskısı sonucunda soykırım hakkında kararı ileri sürdü. 11 Ekim 2007 tarihinde Adam Schiff'in desteklediği yasa tasarısı Dışişleri Komitesi üzere Daire tarafından kaydedildi. Bununla birlikte, Başkan Bush'un kararın Türkiyeyle ilişkilere olumsuz etkileyeceğinden rahatsızlık duyarak belge Temsilciler Meclisi tartışmasına çıkarılmadı.

Karar yeniden 4 Mart 2010 yılında 22 sesten 23`nü kazanmakla Dışişleri Komitesi üzere Daire tarafından beğenildi. Başkan Obama'nın Türkiyeyle ilişkilerin kötüleşmesine ilişkin itirazlarına ve aynı zamanda kararın Türkiyeyle Ermenistan arasında uzlaşma girişimlerine engel olacağına aldırmayan Komite onu kabul etti. Aynı gün Ankara ABD Büyükelçisi Namik Tan`ı geri çağırdı ve Washington'u diplomatik krizle uyardı. “The Guardian”`ın verdiği bilgiye göre karar "amerkalı Ermenilerin yoğun lobiciliğinin ürünüydü" (“The Guardian”, 2010). Gazetenin yazdığı gibi, 2009 yılında AEUK kararla ilgili Kongre'ye baskı yapmak amacıyla yaklaşık 50,000 dolar harcadı. Ancak, Başkan Obama sadece 2008 yılında kendi seçim kampanyası döneminde "soykırım" sözünü kullanmadı, 2009 yılında Amerika Birleşik Devletleri Başkanı olduktan sonra da aynı pozisyonu sergiledi. Karar 2012 yılında yeniden Komite`ye sunuldu. 20 Mart 2012 tarihinde AEMK kendi web sayfasında Senatör Menendez`in ve Kirk`in ABD Hükümeti'nden soykırımını tanıması için Senato'nun 399 sayılı Kararı sunduğu bilgisini yaydı.

Görüldüğü üzere, hem AEA, hem de AEUK Ermeni meselesinin Washington'un siyasi gündeminde tutmakta hevesliler. İşte bu nedenle de Ermeni- Amerikan topluluğuyla congressmenler arasında düzenli olarak toplantılar düzenlenmektedir. Bu etkinliğe ayrıca lobici kurumlarda Ermeni stajyerlerle congressmenler arasında toplantı düzenlemek gibi gelecek liderlerin özel programı da dahildir.

Amerika'da olduğu gibi, Avrupa'da da Ermeni soykırımının tanınması büyük endişe konusudur. Brüksel'de Ermeni lobbiçiliği iki temel kurum aracılığıyla düzenlenir: Adalet ve Demokrasi adına Avrupa Ermeni Federasyonu (EDAEF) ve Ermenistan'ın Avrupalı Dostları (EAD). Her iki örgüt Avrupa Birliği'nin Türkiye ve Güney Kafkasya (Azerbaycan) dair stratejilerine baskı yapmakla meşguldür. EDAEF-in web sayfasında onun amaçları şöyle sıralanmaktadır:

1.Avrupa Enstitüleri ve Avrupa Birliği'ndeki Ermeni toplulukları arasında bağlantı rolünü oynama. 2. Böyle kurumlar kapsamında bu toplulukların tutumunu teşvik etmek; 3.Ermenistanla bağlı siyasi ve stratejik konuların Avrupa Birliği'nde daha iyi anlaşılmasını sağlamak; 4.Ermeni konularında Avrupa Birliği'nin hoşgörü ve diyalog gibi değerlerini güçlendirmek;

Bugüne kadar Avrupa Birliği üyesi 27 devletten 10'u Ermeni soykırımını tanımıştır (Belçika, Kıbrıs, Fransa, Almanya, Yunanistan, İtalya, Litvanya, Hollanda, Polonya ve İsveç). 2006 yılında EDAEF soykırım sırasında öldürülmüş Ermeniler`e ait malları kurduğundan Almanya'nın Deutsche Bankası'nı 20.000.000 tazminat ödemeğe zorlamak amacıyla grup davası kaldırdı. Bundan bir yıl önce benzer iddia Fransız sigorta firması Axa-a karşı da iddia kaldırılmıştı ve 2010 yılında aynı şirket 1.000 aileye tazminat vermeğe ikna oldu.

Fransa'da ülkeyi soykırımı tanımağa zorlamak ve onun inkarını suç olgusuna dönüştürmek için yoğun çalışan iyi organize edilmiş ve kararlı Ermeni lobisi var. 29 Ocak 2011 tarihli yasayla Fransa soykırımı tanıdı. Ayrıca, 2012 yılının Ocak ayında Fransa parlamentosu soykırımın inkarını suç sayan yasayı kabul etti. Bu nedenle, önerilen yasa projesine uygun olarak soykırımı inkar edenler bir yıl hapis cezası ve 45.000 euro para cezası tehlükesile karşılaşmaktadır. Fransa'daki Ermeni lobisi Patrick Devedjian (eski genel sekreter) ve Edouard Balladur (eski başbakan, 1993-1995) (her ikisi Ermeni uyrukludurlar) gibi prestijli Fransız siyaset adamlarıyla iyi bağlantılıdırlar. BBC'nin verdiği bilgiye göre 500.000 Ermeni uyruklu Fransız`a dayanan "Fransa'nın Ermeni Örgütleri`nin Koordinasyon Konseyi" (FETKŞ) (Conseil de Coordination des Organisations Arméniennes de France - CCAF) bu yasayı çok etkiledi. Fransa'nın gelecek Başkanı o zaman soykırımın inkarına karşı yeni yasa ileri sürmeyi vaat etmişti ve 2012 yılında Temmuz ayı başında Başkan sosyal biçiminde yasayı onayladı.

Karabağ sorununda Ermeni lobisi

Karabağ sorununun ateşlenmesinden önce bir takım, tanınnmış Ermeni Karabağ'ın Ermenistana birleştirilmeli olduğunu ABD`de bulunan Ermeni basınında belirttiler, bunların arasında Zori Balayan`ı ve Sergei Mikoyan`ı (Anastas Mikoyanın oğlu) gösterilebilir, bu fikri 1980'lerde Fransa'da Abel Aganbekyan da seslendirmiştir .

Ermeni lobisinin çabaları sonucunda ABD kamuoyu sadece Ermeniler`in göz noktasını yansıtan bilgiler alıyordu. Ermeni diasporası ve lobbistleri 1990'lı yılların başlarında batı ülkelerinde Azerbaycan'ı saldırgan olarak sunmakta başarılı bilmişti, bu zaman Azerbaycan bilgi batağındaydı.

ABD Ermenistan'ı 1991 yılının Aralık ayında, Azerbaycan'ıysa 1992 yılının Şubat ayında resmen tanıdı. Ermeni lobisinin temel görevlerinden birisi, sözde Dağlık Karabağ Cumhuriyeti'nin tanınmasına ve ona yardım yapılmasına destek sağlamaktır. 1990-1994 yılları boyunca Amerikadaki Ermeni diasporası Karabağ'da süren işgalci savaşı finanse etmek için on milyonlarca dolarlık kaynak toplayıp Ermenistan'a yollamış, ayrıca Taşnaksütyun ve AEUK savaş için paralı askerlerin ve gönüllülerin Ermenistan'a ve Azerbaycan'ın işgal altındaki topraklarına iletmekle, ayrıca Ermeni ordusu ve silahlı birlikleri için silah ve mühimmat alınması ve bölgeye ulaştırılmasıyla da uğraşmışlardır. Ermeni lobisinin en büyük başarılarından birisi, Ermenistan ve Dağlık Karabağ'a ABD tarafından mali yardım yapılmasını başarmalarıdır. Yardımın gösterildiği tüm yıllar boyunca, Ermenistan hükümeti ve Karabağ'daki Ayrılıkçılar ABD Hükümeti'nden tam tamına yüz milyonlarca dolar ödenek alıp, böylece sadece 2000- yılında ABD Ermenistan'a 102,4 milyon dolar mali yardımda bulundu.

907- ci değişiklik

Ermeni lobisinin ABD politikasına etkisinin en bariz kanıtı 1992 yılında "Özgürlüğe destek belgesi"ne (Freedom Support Act) 907. Değişikliğin eklenmesidir.

Bu yasa eski Sovyet cumhuriyetlerine ekonomik desteğin gösterilmesi için kabul edilmiştir, fakat Ermeni lobisinin çabaları sonucunda bu belgeye yapılmış 907. düzeltme, Azerbaycan'a ABD hükümeti tarafından her hangi bir yardımın yapılmasını yasaklıyordu. Değişikliğin dayanması gibi Azerbaycan'ın Ermenistan'ı ve Karabağ'ı ablukaya alması gösteriliyor, fakat bu belgede Ermenistan'ın Azerbaycan Cumhuriyeti'nin bir parçası olan Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti'ni ablukaya alması ve Azerbaycan'ın Ermenistan sınırını sonuncunun onun topraklarını işgal ettiği için kapattığı olgusunu kendisinde yansıtmamaktadır. Öte yandan değişiklikte gösterilen "abluka" sözü kendisi bizatihi yanlıştır, zira Ermenistan Gürcistan ve İran sınıra ve yoğun ekonomik ilişkilere sahiptir, burada "embargo" teriminin kullanımı daha isabetli olurdu. Değişiklik kabul edilen zaman Azerbaycan'ın tutumu incelenmemiştir, bu zaman Azerbaycan'ın ABD'de Büyükelçiliği de mevcut değildi.

1998 yılında Temsilciler Meclisi Başkanı`na yazdığı mektupta Madeleine Albright bu konuda şöyle yazıyordu: "907. değişiklik ABD'nin ulusal çıkarlarına zarar vermekte, ABD'nin Karabağ sorununun barışla sonlanması çabalarına darbe vurmaktadır. Azerbaycan'da düzenlenen ekonomik ve hukuksal reformlara yardım konusunda gibi Doğu-Batı enerji ulaşım koridorunun oluşturulması yönünde ABD'de ın çabalarına engeldir ".

Azerbaycan'a ve Türkiye'ye karşı dünyada 870 kadar irili - ufaklı Ermeni örgütü faaliyet gösteriyor. Hayır adı altında faaliyet gösteren bu qrumların mali yardımları, katkıları, dünyaya «diplomatik» çıkışları doğrudan aşağıdaki Ermeni diaspora merkezleri tarafından yapılır ve düzenlenir:

1) Ermeni Katolik Kilisesi (dünyanın 56 ülkesinde merkezi var. 2001 yılının Haziran ayının 4'ten Hankendi'nde bürosu oluşturuldu);

2) Amerika'nın Ermeni Asamblesi (yirmi iki eyaleti kapsıyor. 2001 Temmuz ayının 14-de Dağlık Karabağ'da bürosu kuruldu);

3) Ermeni Hukukçularının Kurulu (Avrupa Ülkeleri üzere);

4) Ermeni Genel Hayır Birliği (Merkezi New York, Londra. 2001 Temmuz ayının 29-da Dağlık Karabağ'da Şubesi oluşturuldu);

5) Ermeni Dünya Evanjelik Konseyi (Avrupa ülkeleri);

6) Amerika'nın Ermeni Misyoner Derneği (BDT ülkeleri doğrultusunda 2001 Ağustos ayının 3-de Dağlık Karabağ'da oluşturuldu);

7) Amerika'nın Ermeni Ulusal Komitesi;

8) İnsani yardım üzere Kuzey Amerika Ermeni Cemiyeti (Dağlık Karabağ'da 2001 Mart 3'te kuruldu);

9) Ermeni Apostolik Kilisesi'nin Doğu Bölümü;

10) Ermeni Apostolik Kilisesi'nin Batı Bölümü;

11) Vartan şövalyeleri (2001 yılında Dağlık Karabağ'da resmen yasal olarak faaliyete başlamıştır).

Ermeni lobisi dünya politikasını ciddi bir biçimde etkilemektedir. Her zaman “çilekeş” halkın dertlerini anlatıyor. Ermeni ilgi ve çıkarlarına gereken ekonomik ve siyasi yardım etmekten çekinmiyorlar. Dağlık Karabağ sorununun barışçıl yolla çözümüne engel oluyorlar, Ermeni saldırısına örtbas etmeye çalışarak Azerbaycan'ı saldırgan diye tanıtıyorlar. Fakat eninde sonunda dünya gerçekleri görecektir.

Nureddin Mehdiyev

 
 
Makaleni beğendinizmi? Sosyal medyada takip edin!

Küfür, hakaret, rencide edici ve büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmayacaktır.

Sakura

San Francisco temelli bir firmanın tavuk tüyünden laboratuarda yetiştirdiği tavuk eti

Editörün Seçimi